Lig yeni başlayacak ya
Ve uzun aradan sonra ilk maçımız ya, bazı oyuncular yeni hoca yeni...
Hafif iç kıpırtısıyla Ne olur ne olmaz diye düşünürken, Abdullah Avcı’nın maç önü röportajına denk geldim...
Bildiğimiz bilimsel bir dille futbolculara ne verdiğin, Rakip takımın artılarını Anlara göre, önündeki süreye ve rakibe göre planlamalar yaptıklarını anlatıyordu...
İyi.....
İyi de, futbol tek düşünseli olan bir yapı değil ki? Senin düşündüklerini uygulayacak olanlar sahada…
Performans, potansiyel, yetenek, sorumluluk...
Hepsi birleşecek ki senin dediklerin olsun...
Ersun Yanal daha Trabzon’a gitmemişti ve yayıncı kuruluşta maç sonu analiz / yorum yapıyordu...
Bitmiş maça “Öyle olmaz böyle olur O orada oynamaz burada oynar” gibi tenkitlerle yol gösteriyordu...
O sezon sonu o bilgiyle o donanımla yorumculuğu bırakıp Trabzon’a hoca olduğunda üç sıfırdan maç vermekten tutun da türlü hazin sonuçlara imza attı. Demem o ki konuşmayla olmuyor...
Sen 10-15 dakika kısa pas dersin, Caner 50 metreden bir şişirir topu
Geçmiş olsun...
Sen sahanın şurasında baklava kuracağız dersin Quaresma bir trivela yapar, sinirden soğuk suya dalarsın...
Sen sahanın içinde kalacağım dersin, senin bütün skorların dış faktörlere bağlı olur...
Sen Dorukhan’ı geçen seneye göre 7 metre önde oynatıyorum dersin, Bir bakarsın aranızda dağlar var...
2 sene takımını şampiyon yapmış Şenol Güneş yeri geldi 3. sene yerden yere vuruldu...
O yüzden Elindeki futbolcuya göre taktik geliştirmek zorundasın...
Çünkü kafandaki taktiği çoğu takım biliyor. Ve sana karşı uyguluyor...
Geçen sene can çekişen F.Bahçe, seni kendi evinde 2-0 nasıl yendi? Hatırla...
Kendi kalenin önünde çok pas yapacağını bilerek...
O yüzden işin çok sayın hocam. İlk haftanın günahı olmaz Üstelik bu kadar sakat varken...
Lakin kendimin iyi bir Beşiktaşlı olduğuma inandığım bir kalple bunları size söylemekte fayda görüyorum...
Beşiktaş camiasına hürmetle...
Midemiz almıyor artık
Geçen sene G.Saray Konya ile berabere kaldıktan hemen sonra Ali Dürüst federasyondaki görevinden istifa etmişti...
Buna müteakip Konya beraberliği unutulmuş, eleştiri okları yön değiştirmiş Ali Dürüst’ün istifası konuşulmuştu...
Gündem normale dönünce de istifa geri alınmış, Türk sporu için görevimin başındayım pozu verilmişti gazete sayfalarında...
Bu sefer daha ligin birinci maçında yardımcı antrenör Hasan Şaş G.Saray’ın Denizli mağlubiyetinden hemen sonra kendi sosyal medya hesabından istifa ettiğini spor kamuoyuna deklare etti...
Bir anda G.Saray’ın mağlubiyeti konuşulmaz hale geldi.. Kavgalar gürültüler öne çıkarıldı...
Rüzgâr geçti liman dindi...
Deniz çarşaf gibi olunca istifa geri alındı...
Yiyiyormuyuz? Hayır… Gargara? Iı-ıhh...
Önümüzde duruyor öyle...
Öyle doluyuz ki Midemiz almıyor artık...
Biz nereye düştük!
Su götürmez şekilde yenildik ya
Bazı konuşulması gerekenler askıda kaldı...
Beşiktaş’ın lehine verilmeyen 2 penaltı mesela...
Herkes Sivas kalecisi Samassa ile çarpışma sırasında Boyd’un
Topa önce dokunduğunu
Yalnızca topa baktığını ve kaleciyi görmediğini
Bütün bu doneler doğrultusunda Samassa’nın
Zamanlama hatası yaptığını
Dolayısıyla pozisyonun yüzde yüzle Beşiktaş lehine penaltı olması konusunda birleşti...
Spor programlarında aksini iddia eden var mı bilmiyorum...
Varsa da akşam yatarken üstünü örtsün...
Bu konu çokça konuşulduğundan diğer pozisyon güme gitti...
Yine Tyler Boyd’un içinde olduğu
Hani Quaresma’nın şut çekip de kalecilerinin zor çeldiği
Top Sivaslı Ziya’yla Boyd’un önüne düştüğü pozisyon....
Topa hamle sırasında Ziya Boyd’a yetişemediğinden baldırıyla set çekip öbür ayağıyla da sağlam giydiriyor...
VAR’a dahi gidilmiyor...
Ha kazanacak ne yaptık da bunları yazıyorsun diyorsanız tek laf etmem...
Önce tabii ki kapımızın önünü süpürmeliyiz..
Lakin şampiyonluğu da çok kötü oynadığın maçlarda aldığın puanlar belirliyor şıkkını da unutmamak gerekiyor...
“Sen benim hakkımı ver de
Benle olan kısımları bana bırak” düşüncesindeyim.
Hele pazartesi gecesi F.Bahçe’ye verilen penaltıyı gördükten sonra!!?
Biz nereye düştük modundayım...
Akşam
