Kale Direğine Basket Potası!

Alen Markaryan yazdı...
Haberin yayılanma tarihi:30 Eylül 2018, Pazar

Sanki Milli maç arası verilmiş de, Millet de havaya girememiş gibi bir durgunluk vardı statta.

Maç başlamadan sahanın içi de öyleydi, Tribün tarafı da. Biz bile limoniydik. Anlayın gayrı. Bizi kendimize getirecek en büyük faktör, Takımın iyi top oynaması olacaktı.

Geçen sene Talisca’nın, Bu son dönemde Pepe’nin, Santrfor rollerini oynamasından, Ve alemi cihanın, “Love varsa niye oynatmıyorsun?” telkinlerinden mütevellit, Vagner Love ilk 11’deydi.

Beşiktaş sahaya çıkarken dikkatimi çeken ilk şey hoparlörün sonuna kadar açık olmasıydı. Kim ilgileniyorsa ricamdır, Azıcık sesi kıssa da, Taraftar, asırdır bağırdığımız Siyah-Beyaz haykırışları sahaya fırlatsa. Böyle giderse bütün değerlerimizi unutacağız.

Evet, “Love kadroda” dedik.

Ve o Love’un ilk dakikalarda topuk pasları, boş saha deparları derken maça istekli başladığını gördük. Hatırlar mısınız çok değil 2 sene evvel, Beşiktaş rakip sahaya çöktü mü çıkmak bilmezdi oradan. İlk 15 dakika geçildiğinde o geldi aklıma!

Bir paragraf da Kayseri takımına açalım.

Kalecilerinin ayağı şaftı kaymış arabalar gibi sağa çektikçe, Topu geri pas olarak ısrarla çocuğa attılar. O da her topu, Kapalı’ya. Hayır, bilmiyorlar mı arkadaş kalecilerinin huyunu?

Neyse. Sahaya istediğimiz gibi yayılamıyorduk. Koordine gelemiyor, ısıramıyorduk. İlk yarım saat itibarıyla Karius’un muhteşem kurtarışını yazmak zorunda kaldık, Anlayın gayrı.

Sonra Quaresma’nın sırtladığı ataklar zinciri oluştu. 5 dakika içinde 7-8 kere harmanlamıştı sağ çizgiyi Quaresma. Sonra Love’u taktı koluna. “Gel hele” dedi. Al gülüm, ver gülüm. Öyle indiler Kayseri kalesine. En son bomboş yuvarladı topu Love’un önüne. Love önce atamadı. Kaleciye çarptırdı topu. Sonra gol Tanrıları devreye girdi de ittiriverdi topu kaleye doğru: 1-0

İkinci yarıya bir soruyla başlayalım. Oğuzhan kaleyi gördü mü niye şut çekmez? Canım kardeşim vur şu toplara. Sonuçlarına sen bile şaşıracaksın, emin ol. Bu soruyu sormama sebep pozisyon 46. dakikadaydı. Hem ofsayttaki adama attın topu, Hem de ikinciden ettin Beşiktaş’ı. Yine de hırsa dayalı ilerleme var Oğuzhan’da. Oğuzhan’a paragraf açtıysak Kayseri’deki Bilal’e de açmak gerekiyor. Çocuk Fener maçında da iyiydi, Dün de iyi işler yaptı. Nokta. 1 saati geride bıraktığımızda, kayseri’nin kora kor oyunu seçmesi, Beşiktaş’ı 10 dakikalığına sıkıntıya soksa da, Ki yüzde yüzleri var iki tane. Sonradan toparlar gibi olduk. Bu bağlamda inceden de kaleyi düşünüyorduk nihayetinde. Hani bazı topçular vardır ya, Kaleciyle karşı karşıyayken bilinçli vuramaz, Ne yapacağını bilemez, İstediği yere atamaz topu, Vuruş eksikliği vardır çoğunda.

Quaresma’nın ikinci golünde o geldi aklıma. Öyle vurdu ki topa, Kale direğine basket potası koysan içine bırakıverirdi inanın. Tokatlayıverdi topu 90’a: 2-0.

Golden sonra tribünlere kulak kabarttık. Muhteşemdiler. Hele “Karanlık kuruldu geceye” bestesi, İnsanın içini ürpertir cinstendi. Baksana ne diyor şarkı son nefesinde...

Kimsesiz bu puslu gecede, Bırakmam Beşiktaş’ım seni.

Breh! Breh! Breh! Tarihe not düşmeniz temennisiyle.

Akşam

YorumlarHiç Yorum Yapılmamış.     'İLK YORUMU SEN YAP'

Adınız Soyadınız:

E-Postanız:

Yorumunuz:

2 + 1 = ?

 




En Son Haberler
AnketTümü
Yeni Sitemizi Beğendiniz mi?
 
haber yazılımı: buki