İnsan Etkinliklerinin Çoğunda Olduğu Gibi Futboldada ‘’Tekrar’’ Ve ‘’Birlikte Tekrar’’ Hayati Önemdedir;
Oyuncuların becerisinden daha önemli olan becerinin toplu davranışıdır. Japonya karşısındaki Milli Takım’ın ilk devre boyunca en büyük sıkıntısı bu durum ve aynı oranda atletik farktı. Devre, 3-1 tamamlandı. Adı üzerinde epeydir fırtınalar kopartılan Stefan Kuntz da baktı ‘’olay büyüyor’’, ikinci devreye ‘’birlikte tekrar etme sayıları yüksek’’ Hakan Çalhanoğlu, Merih Demiral, İsmail Yüksek, Cengiz Ünder ile Altay Bayındır’ı sahaya gönderdi. Öyle ya, vatandaşı Hans - Diether Flick yine bir ‘’hazırlık karşılaşması’’ sonrası ve yine Japonya karşısındaki 4-1 mağlubiyet sonrası Almanya ile ‘’yollarını ayırmak’’ zorunda kalmıştı!.. Anlayacağınız bizim deyimle, ‘’pabuç pahalıydı’’. Oyuna girdikten sonra ülkede uzun süre topa tutulan Hakan Çalhanoğlu’nun saha içi organizasyonuyla en azından oyun dengeye geldi.
Fırsatı Kaçırmadılar
Ardından pozisyonlar art arda geldiyse de gol çıkmadı. Japonya fırsatı kaçırmadı ve İsmail Yüksek’in temasıyla penaltıyı kazanıp maçı 4-2’ye getirdi. Maç bitti… Sınırsız yabancı futbolcuya ‘’Evet’’ diyenlerin, onları yetiştiren ortamları yaratan yabancı hocalara ‘‘Hayır’’ dediği ülkemizde, Kuntz’un sıkıştırıldığı kapanda huzurunun iyiden iyiye kaçırılacağı aşikar… Göreceksiniz, ülkedeki futbol sorunlarını yaratanların yegane sorun çözücüler olduğunu vaaz edenler kaplayacak ortalığı. Sizin geçmişi hatırlatmalarınız da bir kulaklarından girip diğerinden çıkacak!
Fanatik