3,5 milyon abonesi ile Türkiye'nin en büyük dijital platformu olan Digitürk ihaleye bile çıkılmadan satıldı. Ve gizlilik satış fiyatında da sürdü. Yasaya göre kamu malı satılırken, fiyatının açıklanması gerekli. Ancak, Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli'ye bağlı TMSF, satış rakamını açıklamadı.
Üç yıldır Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu(TMSF) kontrolünde olan Digitürk'ün satışı beklenenden çok daha kısa sürede gerçekleşti ve dün atılan imzalarla Digitürk'ün yeni sahibi, Katarlı işadamı Nasser Al-Khelaifi'nin şirketi BeIN Sports oldu.
TMSF daha önce Mehmet Emin Karamehmet'e ait Show TV'yi, BMC'yi, Akşam Gazetesi'ni satarken satış fiyatlarını açıklamıştı. Ancak, Katarlılara satılan Digitürk'ün satış fiyatı açıklanmadı.
Digitürk Türkiye'de de çok taliplisi vardı. Doğuş Grubu, Ciner Grubu, Türk Telekom Digitürk'ü almak istiyorlardı.
Ancak bir gün Katar Emiri iftar vakti Türkiye'ye geldi. Saray'da Erdoğan'la görüştü ve sahur vakti Türkiye'den ayrıldı. O görüşmenin sabahında Digitürk'ün Katarlı bir grubu satıldığı duyuruldu. Ancak 3,5 milyon abonesi ile Türkiye'nin en büyük dijital platformu olan Digitürk ihaleye bile çıkılmadan satıldı. Üstelik satış fiyatı da gizli tutuldu.
TMSF daha önce yine Karamahmet'e ait olan BMC'yi, Show TV'yi, Akşam Gazetesi'nde satmıştı. Ama o satışların fiyatı açıklanmıştı.
KAMU ALACAĞI VATANDAŞTAN GİZLENİYOR
Bilindiği gibi bu tür satışların şeffaf şekilde gerçekleştirilmesi gerekiyor, çünkü söz konusu
olan bir kamu alacağının tahsili işidir.
Satış süreci ve satış fiyatı açık olmalıdır ki vatandaşlar da kamunun ve mal sahibinin çıkarlarının korunup korunmadığını öğrenebilsinler.
Ayrıca Digitürk'ün bu kadar taliplisinin olmasına rağmen bir yabancı şirkete satılmasının nedeni de şirketi satın alan Katarlıların daha fazla para vermiş olması.
Bu ihtimal de yoksa TMSF yerli yatırımcıya satacağı bir Türk şirketini neden Katarlılara sattı? Eğer Digitürk çok daha yüksek bir fiyata satıldıysa bu ayrıntı neden kamuoyundan gizleniyor?
Cumhuriyet