Alanya’yı yendikten sonra depreşen duygularımız belli bir süre sonra yerini keşkelerin ışığında pişmanlıklarla bıraktı.
“Abdullah Avcı’yla yolları erken ayırsaydık” dedik de pek dinletemedik... Allah’tan Beşiktaş taraftarı cevval davrandı da... Yanlıştan geç de olsa dönüldü...
Şuraya bakın; Ligin en iyi top oynayan 3 takımıyla peş peşe oynadık. Birinde Başakşehir’in hocası sevgili Okan Buruk maçtan sonra yaptığı açıklamada, “Beşiktaş oynadı, biz kazandık” itirafında bulundu...
Akabinde Trabzon’la oynadık biliyorsunuz talihsiz bir son dakika golüyle berabere kaldıktan sonra hocaları Hüseyin Çimşir, “Bir puan almamız sürpriz oldu” kelamını açık yüreklilikle dile getirdi... Ve son Alanya maçı bitiminde Erol Bulut, “Beşiktaş hak etti biz hak etmedik”i orta yere koydu...
Ortaya şu soru çıkıyor;
Bu kadar iyi top oynayan takımlar Beşiktaş’a karşı neden top yapamadı? Motivasyon mevzusu mu? Yoksa rakiplere göre taktik mi? Neyse ne? Ben taraftarı heyecanlandıran bir yapıya büründük mü ona bakarım... Stat doluyor mu? Yüzler gülüyor mu? Ve... Birilerinin ‘Taraftara bakıp iş mi yapacağız?’ demesine inat taraftar hep haklıdır kelamını baş ucumuza koymak gerekiyor... Zira, taraftar gibi kimse sevemez. Taraftar gönülden sevendir. Sabırdan verendir... Aklıselim ve maneviyatla dolu günlere hep beraber yürümek dileğiyle...
REÇETE
Son dönemlerde adından sıkça söz ettiren bir takım var... Atalanta... İtalya’daki 120 bin nüfuslu Bergamo şehrinin takımı olan Atalanta ilk defa bu sene Şampiyonlar Ligi’ne katıldı. Ve baya da iyi gidiyor... Tabii ki hem Serie A’da puan cetvelindeki ilk 4 konumu hem de Şampiyonlar Ligi’nde Valencia’yı 4-1 yenmeleri kendilerinin konuşulmasına etken ama benim meselem başka... Ne yapmışlar biliyor musunuz 2016’da? Takımın başına Glan Piero Gasperini’yi getirmişler... Ve çıkışları o zaman başlamış... Ne yapmış bu Gasperini? Bizim yıllardır savunduğumuz “Gençlik” modeline geçmiş.... Oturtmuş takımı... Sadece son üç yılda alt yapıdan yetiştirip sattıkları oyunculardan kazandıkları para 200 milyon euro. 104 oyunculuk bir havuza ulaşmışlar ki, kiralık verdikleri oyuncu sayısı 50’nin üstünde.... İşte; senelerdir bunu söylüyoruz. Lazım olan tek şey sabır... Tabii bu, işi yalnızca futbol ve Beşiktaş olanlarla çözülebilecek bir olay... Ne menajer ne futbol simsarları… Ne de senden yararlanmayı amaçlayan kurnazlar. Bu kervandan beslenmeyi unutacaklar haliyle... Yola çıkacaksan bunlarla uğraşmayı da göze almak önlemlerin başında olmalı... 120 bin kişilik Atalanta bunu yapabiliyorsa oturup düşünmek gerekiyor... Reçete budur... Gerisi yönetenlere kalmış...
İŞİN PROFESÖRÜ
Caner kullandığı köşe atışlarını devamlı ön direğe atıp taraftara saç baş yoldurmasından sonra ‘Takımda Caner’den başka korner atacak adam yok mu?’ sorusunu akıllara getirdi... Ve ciddi ciddi tartışılmaya başlandı... Mesela Basel’de oynarken kornerleri Elneny’nin kullandığı, Lens’in Dinamo Kiev’deyken korner mevzusunda baya işler yaptığı, Ljajic’ten bu konuda neden yararlanılmadığı irdeleniyor haliyle.... Takımın başında duran top ustası bir adamın olduğu düşünülecek olursa Caner’in ön direğe kullandığı köşe atışları, “Taktik gereği...” Lakin başarılı değil... ‘Sergen hoca mutlaka gereğini düşünüyordur’ diyelim.... Quaresma da frikiklerde topun başına geçtiğinde ‘Ljajic’e neden bırakmıyor?’ deniyordu... Halbuki baktığımızda Ljajic’in Quaresma gittiğinden beri frikik golü yok!!! Velhasılı, ben de bu ön direk meselesinden ciddi rahatsızım ama...Takımın başında bu işin profesörü olduğu aklıma gelince biraz daha susmayı yeğlemekteyim... Ceza sahası içine bol kavisli ortalar dileğiyle....
Akşam