Maçın tarifi için iki kelime yeterli: KONTROLLÜ OYUN...
İki takımın da temkinli oynaması ve etkili oyuncularını markaj altında tutma anlayışı oyunu çok kısır hale getirdi. Beşiktaş'ın ve Sivasspor'un bu sezon pozisyon üretmeden zaman geçirdikleri ilk 45 dakika oldu...
Bu Tür Oyunlarda Planladığınız Pozisyonları Bulmak Mümkün Değil
Çünkü tempoyu yükseltemiyorsunuz, tempo yükselmeyince de markaj kolaylaşıyor ve pozisyonlar da gelmiyor. İş yalnızca ölü vuruşlara kalıyor. İkinci yarı Beşiktaş biraz daha tempoyu arttırmaya çalıştı. Çok istediği ölçüde olmasa da oyun biraz daha renklendi. Fakat Aboubakar'ın ilk yarıdaki düşük performansı ve ikinci yarı oyunda olmayışı Beşiktaş'ı oldukça zorladı. Görünen o ki bundan sonra da zorlamaya devam edecek. Maçın son bölümüne doğru Beşiktaş'ın oluşturmaya çalıştığı baskı ceza sahası içinde çok pozisyon zenginliği getirmese de ölü vuruşlar açısından biraz daha artış sağladı. Fakat bunlarda Sivasspor kalecisi Ali Şaşal'ın hava topu hakimiyetine takıldı. Sergen hocanın Ljajic ve Gökhan Töre değişikliği zamanlama açısından önemli. Ama oyuna Beşiktaş'ın beklediği ölçüde katkı sağladı mı? Buna da 'Evet' diyemiyoruz.
Sivasspor Zor Bir Takım
Hem oynayan hem de iyi savunma yapan bir takım. 13 haftadır iyi bir grafik yakaladılar. Bunun verdiği güvenle işin savunma tarafını iyi yaptılar. Kayode, Gradel ve Erdoğan gibi oyunculara da kontratakta Beşiktaş'ta onlara çok fazla pozisyon vermedi. Ve oyun doğal olarak pozisyon zenginliği açısından kısır bir hale geldi. Üretkenliğin olmadığı, bireysel performansların eksik kaldığı maçlarda bunlar normal hale gelir. Sonuç olarak neticelerine katlanırsınız. Buna puan kaybetme baskısı da eklenince dün akşamki gibi etkilenirsiniz.
Sabah