Maçtan önce kamp kadrosu açıklanıyor. N’Koudou müzmin, Hasic bezgin. Atakan dingin. Gökhan Töre, kasığındaki yırtık, Lens de kadro dışı kırgını olmasından dolayı kampta yok.
Peki bu arkadaşların ortak özellikleri ne? Hepsi de kenar-çizgi oyuncusu. Allah’tan elde oyuna yeni başlayan Ghezzal var! Anlayacağınız sıkıntı büyük. Bu durumda siz Sergen Hoca olsanız nasıl bir kadro çıkartırsınız? Sizi bilmiyorum ama Sergen Hoca, Souza’nın kart cezalısı olmasından dolayı o kontenjanda Oğuzhan’da karar kılmış. Welinton’da ısrar etmiş. Larin’i de çizgiye kaydırmış, Vaziyet bu...
Bu kadar eksiğe rağmen sahaya sürülen 11’i anladık da, Kapalı tribünün altına boydan boya serilen mavi reklam fl amasını bir türlü çözemedik!!!
Niye mavi yani! lk korneri Ghezzal ön direğe yapınca, gülmeden edemedim! 15 dakikalık bölümde boş alanda bol yan pas yaptık. Ne içeriye adam kaçırdık ne kenarlara! Lakin top kapmada göz açtırmadık diyebilirim. Bu alanda iyi çalışılmış. Hızlı oynayıp topu kümeleşmiş oyuncu topluluğunun arkasına attığımızda yoklamalar başladı. Fakat kısır kaldık. ilk yarıya ait son yazacağım şey, Topu harmanlayacak, dikine yol kat edecek ve araya top bırakacak adam eksikliğidir.
İkinci yarıda yıllar sonra bir Oğuzhan şutu seyrettik.
İyiye işaretti. Çabukluk sınırında akılla hareket ettiğimizde tünelin ucundaki ışık belirginleşiyordu. Oyunu ceza sahasına yıktığımızda, ceza sahası cezalandırıcısı, cezayı kesti. Öyle bir top bıraktı Larin’e Ghezzal, Breh breh breh... Larin’in kafa golünden sonra Malatya çıkmaya başladı. Atiba ve Larin’de sekmeler belirdi. Maaşların yattığının en büyük kanıtı, Vida’nın 5 metre geriden depara kalkıp önündeki adamı yakalamasıydı! Latife bir yana, takımdaki istek had safhadaydı. Oyuncular değişti, vakit ilerledi. Başka gol atamadık ama sahadaki mücadele herkesi memnun etti. Reaksiyon maçları olarak hedef belirlediğimiz Denizli ve Malatya karşılaşmalarını geçtik. Nefes alıp sakinleşmenin zamanıdır artık. Hayırlısı...
Akşam