İzmir'de oluşturulan “başbakanlık ofisi” ilk meyvelerini vermeye başladı. Engelliler Günü'nde “ofisin yakınında” basın açıklaması yaparak seslerini duyurmaya çalışan engellileri polis “barikat kurarak” engelledi.
Cumhuriyet Meydanı'ndaki Atatürk Anıtı'na çelenk koyan 28 engelli derneğinin üyeleri, buradan basın açıklamasını yapacakları Konak Meydanı'na yürümek istedi. Görme engelliler ellerinde bastonlarla, bedensel engelliler tekerlekli sandalyeleriyle ilerlemeye başladı. Ancak engelliler, sivil polislerce durduruldu ve parkur olarak sahildeki bisiklet yolu ile kaldırım gösterildi. Kaldırımda yürüme zorluğu nedeniyle öneriyi kabul etmeyen engelliler “Yılda bir kez de olsa sesimizi duyuracağız” diyerek yolda yürümekte ısrar etti. Bunun üzerine sivil polisler kol kola girerek engellilerin önünde barikat oluşturdu. Yaptıklarının suç olduğunu söyleyerek kendilerini tehdit de eden polislerin kurduğu barikatı aşan engellilere, güzergah üzerinde barikat kuran ikinci grup polisleri de geçince “ofis uyarısı” geldi. Başbakanlık ofisi yakınında açıklama yapamayacakları kendilerine bildirildi. Bunun üzerine engelliler de açıklamayı İzmir Büyükşehir Belediyesi önünde yapmak durumunda kaldı.
Engelliler için “farkındalık” gününde yaşananları değerlendiren İzmir Kent Konseyi Engelliler Meclisi Başkanı Süleyman Er, “Çelenk koyma etkinliği başlamadan önce bir devlet görevlisi, başka bir devlet görevlisine 'Engelliler burada protesto yapar mı?' diye soruyordu. Eğer insanları korkutmaya, konuşturmamaya çalışıyorlarsa canları cehenneme! O engelliler, oraya makam arabalarıyla gelmediler. Ellerinde polisler gibi silah yok, cop yok. Bir tek görme engellilerin elinde baston var. O da yürürken kırılıyor. Demokrasi demokrasi diyorlar, insanların iki dakika konuşmalarına tahammül edemiyorlar. Eleştirilmekten korkuyorlarsa, demek ki eleştirilecek yanları var. Müdahale eden polislere, engellilere nasıl davranacakları da öğretilmemiş. Ya protez kolu olan birini kolundan tutup çekmeye çalışsalardı” diye konuştu.
Cumhuriyet
