Erman Toroğlu ''Sonucu Çakır Bilir''

Maç tempolu oynanırsa Beşiktaş'ın lehine döner, hakem hakim olacağım diye rosto gibi kıyım kıyım doğrarsa Fenerbahçe'nin lehine döner. Bu derbide herkesin boyu kaç santimmiş bakalım ölçeceğiz.
Haberin yayılanma tarihi:28 Şubat 2016, Pazar

Maç adaletli mi oynanacak, adaletsiz mi oynanacak...

Adaletli oynanırsa hak eden kazanacaktır.
Ama "Beşiktaş alırsa, bu lig biterse, bazı kesimler için iyi olmaz heyecan biter para biter" derlerse ne olur bilinmez.

Maç tempolu oynanırsa Beşiktaş'ın lehine döner, hakem maça hakim olacağım diye rosto gibi kıyım kıyım doğrarsa Fenerbahçe'nin lehine döner. Maçta tempo artınca Fenerbahçeli oyuncular oyunu takdir faullerle durduruyorlar hakem bunlara ne kadar göz yumacaktır. Avrupa'nın en çok faul yapan iki takımından biri Fenerbahçe, en az faul yapan takım Beşiktaş, yani Beşiktaş Fenerbahçe'ye göre daha iyi futbol oynuyor. Böyle bir durumda iş hakeme kalıyor. Ama tabii burada şu var. Aziz Yıldırım, Cüneyt Çakır hakem değil demişti... Genç hakemleri verin demişti. Genç hakemleri gördük. Ama aynı Cüneyt Çakır, Fenerbahçe-Başakşehir maçında tünelden giderken Aziz Yıldırım'ın sözlerine maruz kaldı ve bunları raporuna yazamadı. Aynı Cüneyt Çakır'a soyunma odasında Göksel Gümüşdağ "Bu size yakışıyor mu" diye konuşma yaptı... Şimdi böyle bir ortamdan sonra maç yönetecek. Herkesi göreceğiz.

Fenerbahçe'yi de Beşiktaş'ı da Aziz Yıldırım'ı da herkesin boyu kaç santimmiş bakalım ölçeceğiz.
Maç dikdörtgenin içinde mi oynanacak yoksa başka şeyler mi olacak? Kararlar pozisyona göre mi verilecek yani hakem ne gördüyse onu mu çalacak?
Yoksa hakem düşündüğünü mü çalacak?
Cüneyt Çakır yurt dışında gördüğünü çalıyor yurt içinde düşündüğünü çalıyor. Yani her açıdan belki güzel bir maç olmayacak ama heyecanlı bir maç olacak. Aynı kartlar iki takıma da aynı şekilde gösterilebilecek 
mi?

Akraba-yabancı hakem olmaz

Hakemleri MHK değil, futbolcular belirlesin. Akraba hakem yanlış, yabancı hakem daha da yanlış
Futbolcuydum, şartlı hakem kararları (!) yüzünden hakem oldum. Hakem oldum camianın içinde sistemle boğuştum, sakatlarla (!) boğuştum.

Yorumcu oldum geriye dönüp bakıyorum değişen bazı şeyler var ama yeterli değil. Futbolculuk ve hakemlik zamanımda bazı hakemler tarafından maçlar satılırdı.
Astsubay hakemler çoğunluktaydı.
Kurslara onlar girerdi ağırlık da onlarda olurdu. Yani tekel vardı.

Bunların bir kısmı değişti. Sahaya bazı şeyler yansıdı ama ideal değil. Şimdi gelelim sadede; bir şeyi eleştirmek kolaydır, karşılığında nasıl olması gerektiğini söyleyeceksin.
Madem bu iş çok tartışılmaya başladı, Türk futbol ailesine bir önerim var! Bu önerim tecrübelerime dayanarak çıkan sonuçtur.

Canı yanacak olan topçudur

Bakınız; şunu herkes kesinlikle bilsin, hakemi MHK yaratmaz, basın yaratmaz, TFF yaratmaz. Hakemi futbolcu yaratır. Nasıl mı? Türkiye Ligleri'nin her kademesinde oynayan futbolcular maçlarını idare eden isimleri iyi bilirler...

Maçlara çıkmadan evvel yalnız futbolcular değil bu hakemleri tanıyan teknik direktörler de ona göre taktik verirler. Futbolcular maçta hakeme göre oynarlar.
Şunları söylerler; "bu hakem iç sahada korkaktır, basın tekmeyi rakibinize bir şey yapamaz." veya "Bu hakem büyük takımları kollar yürüyün." veya "Bu hakem düzgündür kendinizi atmayın, hakeme küfür etmeyin" derler. Hakeme küfür etmeyenden bile bahsediyorum. Peki bütün bunlardan en fazla şikayetçi olan kulüpler değil mi? Evet... O zaman niye TFF, MHK'yi seçiyor o da kurulunu seçiyor onlar da hakemleri eğitiyorlar.

Şimdi size çözümü söylüyorum; TFF o sene 1., 2. Lig'de mücadele eden takımlara bir yazı yazmalı. Bu yazının yazıldığı tarih Mayıs ayı ideal olur.
Hemen hemen sezonun bitimine yaklaşılmıştır.

Federasyon şunu ister. "Maçlarınızda düdük çalan hakemler konusunda kulübünüzden 1 ila 20 arasında bir liste istiyoruz." Böyle bir yazı gittiğinde o listeyi yöneticiler hazırlamayacaktır. Kulüp, teknik adamları, futbolcuları toplar istişare ederler.
Sonunda da özellikle futbolcular ilk 20 ismi belirlerler.
İnanın bu 20 isim çok adaletli olur. Çünkü o futbolcular bir sene evvel bir başka takımda 2 sene evvel başka bir takımda 3 yıl önce büyük bir takımda oynamış oyunculardır.
Çünkü sonunda canı yanacak olan futbolcudur.

Onun için onlar ilk 20'yi çok iyi belirlerler. Alırsınız kulüplerden ilk 20'yi verirsiniz bilgisayara ilk 15'i otomatik olarak kulüpler belirler. Listenin tamamı 25 mi 30 mu olacak onu da MHK belirler. Bir sene sonraki maçlarda da hiçbir kulüp "benim maçıma niye bu verildi" deme hakkı olmaz. TFF olarak çıkarır listeyi, "Bunu 6., bunu 8. yazmışsın" dersin. Türkiye'de hakemliğin kurtulmasında 1. şık budur. 2. şık, akraba ilişkisinden hakem almayacaksın. Türkiye'nin en büyük kuruluşları bunu içinde bizim gazete de dahil, birisi çalışıyorsa ikinci çalışanı akrabadan almaz. 3.'sü; yabancı hakem getirmek yanlıştır.

Hakemliği öğretirim, kişilik zor

Yabancı hakem getireceğiniz ülkelerin herhalde o hafta oynatacağı iyi maçlar vardır. Adam sana kaliteli hakemini yollar mı? Bu bir, ikincisi Avrupalı paraya adeta tapar. İndragandiyi adamın memleketinde yaparsan yakalanmaz da o korku da olmaz. Ben yabancı hakemin idare ettiği maçlarda oynadım. Futbolcuydum.

Ne halt yediklerini iyi bilirim. 4'üncüsü herkes hakem eğitiminden bahsediyor, beyler, bayanlar merdivenden kayanlar hakemleri eğitmek önemli değil eğitirsiniz peki onun kişiliğini geliştirebilir misiniz? Kesinlikle hayır.

Onun için de daha 1. dakikada hakem seçiminde son derece dikkatli olunması lazımdır. Hakemin kişiliği olsun, diğerini ben ona öğretirim. Ama hem kişiliği var hem de biraz öğrenmişse başımın tacı olur.

Arkadaşlar hakemler yanlış karar verebilirler yeter ki şartlı (!) olmasın ben futbolcu olarak ona güveneyim.

 Fotomaç

YorumlarHiç Yorum Yapılmamış.     'İLK YORUMU SEN YAP'

Adınız Soyadınız:

E-Postanız:

Yorumunuz:

9 + 6 = ?

 




En Son Haberler
AnketTümü
Yeni Sitemizi Beğendiniz mi?
 
haber yazılımı: buki