


Yurdumun birçok noktasında kamp yapmaya müsait yer varken niye devamlı Avusturya’ya gidiyorsunuz diye bir yazı yazmıştım vakti zamanında...
Hâlâ da aynı fi kirdeyim...
Erciyes, Erzurum
Abant dururken niye
Avusturya demiştim...
Bir de baktım ki bizim takım yine Avusturya’yı seçmiş kamp için...
İyi..
İyi de siz bu gittiğiniz “Leogang” şehrinin uğursuzluğunu bilmez misiniz...
Âdeta lanetli şehir burası...
İbrahimler’den Üzülmez ve Toraman burada yumruk yumruğa birbirlerine girdiler hatırlamaz mısınız?
Serda Adalı, Tayfur ve Ahmet
Ateş 3 Temmuz sürecinde bu Leogang denen köyden çağrılmadılar mı?
Ersan Gülüm ve İsmail Köybaşı’nın çapraz bağları burada kopmadı mı?
Bana bir şey ters geliyorsa ömür billah onun yakınından geçmem...
Maalesef bu sene yine geçmişten ders alınmaksızın
Bu köye gidilmiş...
9 sakat var şimdiden..
Neymiş?
Avusturya’ya gitmişiz...
Bu “desinler” illetinden kurtulmadıkça
Kafadaki ezberleri bozmadıkça bakalım başımıza daha neler gelecek...
Öyle ki Lens sağ bek oynadı son Bresica maçında...
Anlayın gayrı...
Takım bırak gol atmayı pozisyona giremiyor...
Camiada o kadar çok sorun varki bunları görmezden gelmek de büyük sanat... Takımla uğraşacağınıza insanlarla uğraşın siz...
Günü kurtarın yani...
Üstüne takımın ahengi her geçen gün bozulmakta...
İnsanlar memnun değil....
Lütfen çare üretin
Kaos değil..
Bu sakatlıklar Dr. Sarper Çetinkaya sonrasıyla alakalıysa
Doktoru değiştirin... Oyuncular bakmıyorsa kendine, oyuncuları değiştirin.. Yer değiştirin...
Değişin işte!!!
TOPUKLU GİYMEDEN OLMAZ
Ofsaytı bilmeyen kızlar deyimi rafa kalktı artık...
Maçı yöneten kadın hakemin
Elini arka cebine götürüp erkek topçuya kırmızı kart çıkaracak izlenimini verip
Yüzündeki teri silmek için mendil çıkartması sosyal medyada gündemi baya meşgul etmişti...
Kadın cazibesi
Kadın eli
Ne derseniz deyin..
Sempati topluyorlar tezinden sonra kadınların bu alanda yükselişi tescillendi...
Bayramdan hemen sonra İnönü’de oynanacak Chelsea- Liverpool maçını bir kadın yönetecek biliyor musunuz?
UEFA Süper Kupa fi nali hem de..
Stephanie Frappard...
Kadının bir dik duruşu vardır ya
O bir de sahalara yansıdımı
Yandı bizim eyyamcılar!!!
Yazıyı şöyle bitirelim..
Futbola selam Topukluya devam....
DEPLASMAN TRİBÜNÜ YERİ
Hani yeni bir eve taşınırsın da bir türlü yerleşemezsin ya
Bu bizim İnönü’nün yerine yapılan stat da aynı...
Taraftar bir türlü kaynaşamadı oranın atmosferiyle..
Hâlâ yabancı hissediyor kendini...
Tabii burada var olan sıkıntılar söylenildiği halde kaale almayan yönetimin de suçu yok değil...
Taraftar ne söylese tersi işleyen bir zihniyet var...
Biliyorsunuz sıkıntılardan biri de deplasman tribününün yeri...
Israrla orası değişsin deniyor...
Şimdi bu mevzu daha da bir ivme kazandı..
Zira 14 Ağustos’taki UEFA Süper
Kupa finali nedeniyle deplasman bölümündeki camlar sökülmüş...
Hazır sökülmüşken
Oldu olacak yerini de değiştir diyor insanlar....
Ama ben haşa demiyorum...
Bilâkis
Varolan deplasman tribününün imkanları daha çoğalsın diyorum!!!
Mesela açık tribüne boydan boya yayılsın!!!
Yeri çok güzel diyorum!!!
Ve bunda ısrarcıyım !!!!!!
Ciddi söylüyorum bak!!!!
HALA ŞENGEN AYAKLARI
İnsanoğlu ne garip değil mi?
Az birşey palazlandın mı karşındakini hakir görme
Bir üsten bakma, bir burun havalarda durumu...
Birazcık paralandı mı aşırı kibir ve egoya bürünür...
Adamakıllı paralayacaksın ki aklı başına gelsin aslında...
Tabii bir de bunlara dayalı
İnsanın genetiklerine kodlanmış gibi durup durup hortlayan ırkçılık....
Bitmeyen bir nefret...
Taaaa yüzyıllar evvel olan ve hastalığına bir türlü çare bulunamayan ırkçılık...
Beşyüz senelik Amerika’da bile
500 yıl evvel başlayan ırkçılık ...
Kölelik...
Bitmeyen bir yara...
Maçlara yansıyan siyahi oyunculara tahakküm kuran toplulukları zaman zaman okumaktayız...
Muz atarlar
Maymun sesi çıkarırlar bu insanlıktan nasibini almamış aymazlar...
Şimdi de daha yeni
Slovenya’da
Ki onlarda halklarının bölünmüşlüğünden muzdarip oldukları halde
Malatya’yla oynadıkları maçta
Malatya kalecisi Farnolle’a yapmadıklarını bırakmadılar...
Koca adam hüngür hüngür ağladı maçtan sonra...
Avrupalı olunca, Beyaz olunca insan mi oluyorsun yani...
Sen kendine bak önce derler...
Beşiktaş semti kadar toprağın yok
Hâlâ bıdı bıdı...
Ezmişler, yediye bölmüşler hala şengen ayakları...
Sevgili Farnolle
Sen bozulma, üzülme arkadaş...
Başarılı bir kalecisin
Sen işine bak..
Eminim ki Malatya şehri ve Türk halkı seni bağrına basacaktır....
Not: Şu uzaylılar savaşı başlatsa da insanlık yanyana olabilmeyi öğrense....
HEY BEİN!
Yayıncı kuruluşun, ”Ben zarar ediyorum , o yüzden Türkiye piyasasından çıkmak istiyorum” serzenişi ve çıkmazından sonra
Lig maçlarının akıbeti ve ne zaman başlayacağı merak konusuydu..
Bir nevi kriz diyebiliriz bu duruma...
Mevzu bahis duruma sebep de
Üyelerin decoderleri iade etmesi ve ondan oluşan para kaybı ve de federasyonun anlaşmayı o günkü kur üzerinden yapmak istemesiydi...
Geçenlerde yapılan toplantıda 500 milyon dolar olan yayın bedeli 410’a indirildi..
Ve kur maksimum 5.80’e kilitlendi...
Atıyorum dolar diyelim ki 6-7 lira oldu. Yayıncı kuruluş 5.80’den ödeme yapacak...
Ama decoderleri iadesiyle ilgili bir çözüm üretilmedi.!!!
Halbuki en önemli konu o olmalıydı bence....
Gönül isterdi ki yapılan toplantıda bu da masaya yatırılsın..
Niyeleri ve nasılları tartışılsın...
Niçin bu duruma gelindi
Hatayı şuralarda yaptınız diyebilseydi federasyon keşke....
Ve
Yayıncı kuruluşun yüksek dolar kurundan dolayı zararı kapatmak amacıyla sızlanıp sızlanıp da
Ticari üyeliklere yaptığı astronomik zam da akıllara zarar bir durumdu...
Geçen sene 39 bin 600 TL olan ödenek bu sene 59 bin TL‘ye çıkarılmıştı...
Onu da konuşsalardı keşke diyeceğim ama görünen o ki herkes kendini düşünmekte!!!
Eeee, federasyon 90 milyon dolara yakın bir indirim yaptı size
Sizde artık bunun üzerine yaptığınız o akıl almaz ve Türk insanının durumunu bilmez zamlarınızı bir gözden geçirirsiniz diyorum...
Hoş ben Nihat Özdemir’in yerinde olsaydım
Sen önce bir durumu düzelt yaptıklarını gözden geçir
Teknoloji sistemini iyi kur(!) öyle oturalim masaya derdim ya!?
Neyse .....
Akşam