Ankara’ya maça gitmek için Hızlı treni seçen Beşiktaş taraftarına Lodos piyangosu vurmuştu
Bu aşırı kuvvetli fırtına
Ağaçları devirip, rayları trene kapatırken
Aklıma çöldeki kutup ayısı gelmediyse namerdim.
Neyse ki zamanında
"Yollar Beşiktaş’a gitmek içindir"i iyi aşılamışızdır çocuklara.
Anlayacağınız lodos-modos havagazıdır.
Herkesten önce onlar gitmiştir maça.
…………….
Bilic, Beşiktaş’ı bu seviyeye getiren
Kadro yapısını koruyarak
Takımına olan güvenini ön plana çıkarmıştı.
Zira Atiba’nın sakatlanmasından sonra
‘Tolgay ilk 11’de’ kulisleri çoğalmıştı ki;
Sinyal ‘takımı ben kurarım’ doğrultusundaydı.
…………….
İnönü Stadı’nı aratmayacak bir ses tonuyla başlandı maça.
Agresif ve uğultuluydu Osmanlı
Beşiktaş da bu ses tonuna
Hızlı ve ayağa top yaparak cevap verdi.
Üstüne hücumda pres
Ve ağırlaştırılmış baskı
Üstüne iştah
Üstüne Gökhan Töre’nin
‘Ben futbolcuyum arkadaş’ diyen topuğu
Ve en üstüne
Olcay’dan kocaman bir Napolyon kirazı.
……………….
İkinci yarının ortalarına geldiğimizde
Beşiktaş’ın oynadığı oyundan keyif alan bir tek ben değildim her halde.
Rakibi sahasından çıkartmama
Hücumcuların yaptığı pres
Orta sahayı çabuk geçme…
Tam istediğimiz hallerdeydik yani.
Ama enteresandır
Ve ne hikmetse golü biz yedik.
Olsun!
Gidişat iyiydi
Ve hemen toparlanmamız gerekiyordu ki
Demba’nın Allah’a olan yakınlığından olacak
Enteresan bir gol seyrettik
Topa vurduktan sonra yerde kalan Demba’ya
Kaleciden dönen top çarptı
Top ayağına yakışana gidermiş ya
O hesap.
O top da gitti gol oldu.
Maçın bu golün skoruyla bitmesinden ziyade
Oynanan oyunun haddinden fazla geliştirilmiş olması umut vericiydi.
Takımın iştahlı olması son derece önemli çünkü.
Anlaşılan o ki devre arası transferleri
Daha takımda kendine yer bulamadan
Haddinden fazla işe yaramış
Takımın verdiği bu görüntüden sonra
Bilic saatini Liverpool maçına göre kurmalı
Futbolcular da ona göre yaşamalıdır.
Zira Beşiktaş taraftarı bu takıma gönülden inanmaktadır.
Ona göre!
