Sayın Devlet Bahçeli; 6 Temmuz 1997 Tarihinde Yapılan Olağanüstü Kongre Sonucunda MHP Genel Başkanlığına Seçildiniz
24 yıldır da sadece genel başkan olarak değil belli dönemlerde de koalisyon ortağı olarak MHP’yi temsil ettiniz. Bu uzun süreçte isminiz asla hiçbir akçeli işle anılmadı. Türk kamuoyunda bu hep sakin görünüşünüz, beyefendi kişiliğiniz ve babacan davranışlarınızla parti dışındaki kesimler tarafından da kabul gördünüz. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş ilkelerine, devrimlerine, devletinize olan bağlılığınız her türlü övgüyü hak ediyor. Özellikle bulunduğunuz genel başkanlık makamı ve halka karşı nezaketiniz dolayısıyla sizi bir tek gün bile takım elbisesiz görmedik.
Sayın Bahçeli; Şu an da resmi olarak olmasa bile, Cumhur ittifakı içinde bulunuyor ve kendi ifadenizle “günahıyla, sevabıyla Cumhur ittifakını desteklediğinizi ifade ediyorum” diyorsunuz.
Bu, sizin parti olarak siyasi görüşünüz, birlikteliğiniz olabilir. Demokrasiye inanan herkes de buna saygılı olmak durumundadır. Siz, milliyetçi bir partinin genel başkanı olarak partiniz içinde önemli bir görevi başarıp, ülkücü kesimi de sokaktan çekip aldınız.
Sayın Bahçeli, bir konuda ki derin üzüntümü sizinle paylaşmak istiyorum. Türkeş ailesinin hazırladığı, Başbuğ Alparslan Türkeş’i anma toplantısında yaşananları tüm kamuoyu üzüntüyle TV’den izledi. Ülkücü oldukları iddia edilen bir grup toplantıyı bastı ve büyük bir kargaşa çıktı ve bu olay, tüm kamu vicdanında büyük üzüntü yarattı.
Parlamentoda zatıalinize bir gazetecinin, yaşananlar ile ilgili sorusuna verdiğiniz cevap gerçekten çok incitici idi. Ne için, neden durup dururken Ankara Belediye Başkanı Mansur Yavaş’a kızgın bir ifade ile “Mansur Yavaş unutmasın ki tüm ülkücülerin nefesi ensesinde” dediniz? Ne gerek vardı? Sayın Yavaş’ın bu gerginlikle ne alakası olabilir?
Ülkücü gelenekten gelen biri olan Sayın Yavaş’ın, Türkeş Ailesi’nin organize ettiği Sayın Başbuğ Alpaslan Türkeş’i anma toplantısında bulunmasında ne gibi bir yanlışlık olabilir?
Bu ülkücü nefesin ensede olması ne anlama geliyor? Anlayan anlar mı demek istiyorsunuz?
Ülkenin İçinde bulunduğu bu sıkıntılı dönemde özellikle bir siyasi parti genel başkanı bir kamu görevlisine bu tür bir söylemde bulunmamalı. Sizin zarif kişiliğinizle bu söyledikleriniz asla örtüşmedi Sayın Bahçeli.
Bu gerginliğe Sayın Mansur Yavaş’ın verdiği saygılı cevap ise insanın içinde umut ışığı yakar türdendi. Kendisi hem geçmiş belediye başkanlığı, hem de Ankara Belediye Başkanlığı’nda çok büyük başarılara imza atan ve bu başarılarından dolayı, 6 milyon Ankaralı hemşerisinin yüreğine taht kurmuş bir yöneticidir. Ekonomideki yangın nedeniyle muhtaç kesimlere verdiği destek, iktidarın 20 yılda çözemediği yurt sorununu, pandemi döneminde üniversite öğrencilerine barınma olanağı sağlayarak başarmıştır.
Sayın Mansur Yavaş’ta delikanlı bir Anadolu çocuğu olup, ense üfürüklerine de pabuç bırakacak olmasa gerek. Bu tür söylemlerle halkı germenin kimseye yararı olmaz. Şu da unutulmamalıdır ki, onun arkası, öbürünün arkası denirse unutulmamalıdır ki onun arkasında da tüm Ankara halkı var.
Sayın Bahçeli, ülke şu an da ekonomik olarak bir dar boğazda olup, halkın bu darboğazda nasıl yokluk ve yoksulluk çektiği tüm çıplaklığı ile ortada. Sizler içinde bulunduğunuz yoğun ülke sourunları ile uğraştığınızdan, halk kesimleri ile bir araya gelemiyorsunuz. Gelebilseniz siz de göreceksiniz. Bu konularda çevrenizdekiler ve danışmanlarınız sizi nasıl bilgilendiriyorlar bilmem mümkün değil ama
bunun bir gerçek olduğunu bilmenizi isterim.
Akademisyen bir meslektaşınız olarak kamuoyundaki konuşulan bazı konuları da
sizinle paylaşmak istiyorum.
-TC tabelalardan silindi
-Milliyetçiliği ayağımın altına alıyorum denildi
-Andımız okullardan kaldırıldı
-Ayasofya’nın camiye dönüştürüldüğü gün Atatürk’e hakaret edildi
-Taksim’de ki cami açılışında yine Atatürk’e hakaret edildi
-Ortaokul kitaplarında Atatürk’le ilgili konular azaltıldı
-Atatürk’ün Türk ulusuna emaneti Atatürk Orman Çiftliği yağma edildi
-Keşke yunan kazansaydı denildi
-Ülke kaynakları yağmalandı
Özellikle de sizi çok seven ve inanan kesimlerde de bu konulara sessiz kalmanız kabul edilemediği gibi ülkede yaşanan yokluk ve yoksulluklara rağmen nasıl bu destek verilebilir diye de gönül koyuyorlar.
ÖZÜ ŞU; Bu ülkede birlikte kardeşçe yaşamanın temel ilkesi, siyasilerin birlik ve beraberliği güçlendirecek dil kullanması olmalıdır. “Özellikle de bu dönemde”
SON SÖZ: Defalarca yanlış girilen PİN kodundan dolayı ülke “BLOKE” oldu.
Doğru kod : #1923# / ANONİM