BEŞİKTAŞ;
İçine girdiğinde bir baba evine veya bir aile arasına girmiş gibi, kendini huzur içinde bulduğun.
Sokaklarında, hiçbir kaygı duymadan yürüdüğün.
Çocuklarını, istediğin sokağına rahatça göndere bildiğin.
Kültürü tam bir halk kültürü olan içinde zenginliği ve yoksulluğu barındırıp asla bir birine fark ettirmeden bir yaşamı paylaşan insanları ile, Sokaklarında dolaşırken her zaman bir yazar sanatçı veya bir Mümtaz Soysal'a rastlayacağınız güzel insanlar şehriydi!..
Küçüklü büyüklü esnafların bir birleri ile candan samimi sokağa benim sokağım diye mahallesine benim mahallem diye sahiplenen, çınar gibi esnaflıklarımız yaşanırdı.
Bizim tabirimizde esnaf, çınar gibi olmalı. Gölgesinde insanlar barınmalı. Gelenler eylenmeli. Bir çay kahve içip varsa derdini anlata bilmeli deriz ya ,işte böyleydi BEŞİKTAŞ ve esnafı.
Dışarı semtlerden insanlar gelirdi. Parkında oturup huzur bulmaya güvenle alış verişini yapıp ''Beşiktaş’a gittik bugün'' demenin keyfini yaşarlardı, semtlerine vardıklarında etraflarına.
Meyhaneleri o günde vardı ama, kapıdan içeri girenler kendi evine girnenin sıcaklığı ile girerlerdi. Sohbet etmeye, efkar dağıtmaya ve her masadan gelen selamı neşeyi ve içtiği bir kadehte bin tat bularak yaşardı akşamların, dostça bir birlerinin masasına ikramda bulunurlar paylaşmanın keyfini çıkarırlar ve dostlukları yaşarlardı.
Beşiktaş ta Beşiktaş’lı olmanın, Beşiktaş ta olmanın tadına varılırdı.
Sokakları işgalsizdi, herkesindi rahatça yürünüp yürümenin gezmenin tadı çıkardı.
İşini yapanlar, işinin ehli insanlardı. İnsan paradan önce gelir diyenlerledi.
Beşiktaş demek, İstanbul demek, İstanbul demek, Türkiye demekti. Tüm güzellikleri tarihi ,kültürü, sanatı... Sevgiyi aşkı dosluğu yaşamı aydınlığı içinde barındıran hepimizin aşk duydugu bu güzel şehri, inanıyorum ki hepimiz sevdik. Aşk duyduk ama, maalesef sahip çıkmadık. Sahip çıkmaya çalışan, bir avuç insanada sahip çıkmadık ve bugün yaşadığımız Beşiktaş'ı doğurduk,
BEŞİKTAŞ bugün, hiç hak etmediği BEŞİKTAŞ olmanın zorluğunu yaşıyor. Buda hepimizin eseri.
(ŞAİRİNDE DEDİĞİ GİBİ) Ağlamak, Sızlamak nafile. Gözünün Yaşına Bakmadan Gider!..
ve Beşiktaş gitti!..