Açıklamada, "28 Ekim 2014 tarihinde 10.30 - 10.35 saatleri arasında sözde Medya Savunma Alanları sorumlusu 'Amed Malazgirt' kod adlı Fehmi Atalay ile sözde Cilo Eyaleti sorumlusu 'Kendal Glort kod' adlı Sadettin Dede ve sözde Yüksekova Öz Savunma Birimi sorumlusu Fazıl Çağrı adlı teröristler arasında gerçekleşen telsiz muhaberesinde; 25 Ekim 2014 günü Hakkâri Yüksekova'da şehit edilen 3 mensubumuzun sözde Yüksekova Öz Savunma Birimi sorumlusu Fazıl Çağrı adlı teröriste bağlı teröristler tarafından gerçekleştirildiği tespit edilmiştir" denildi.
GENELKURMAY: İDDİALAR TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİNİ KARALAMAYA YÖNELİKTİR
Genelkurmay Başkanlığı, 28 ve 29 Ekim 2014 tarihli bazı gazetelerde 'İşte Kanıtı: Ankara - IŞİD İlişkisi Görüntülendi' ve 'Bu görüntüler Uluslararası Savaş Mahkemesine götürür' adlı haberlerle ilgili yazılı açıklama yaptı. Açıklamada, " Bazı basın yayın organlarında yer alan iddialar tamamen gerçek dışı olup Türkiye Cumhuriyeti Devletini ve Türk Silahlı Kuvvetlerini karalamaya yöneliktir" denildi.
Genelkurmay Başkanlığı'ndan yapılan yazılı açıklama şöyle; "28 ve 29 Ekim 2014 tarihli bazı gazetelerde "İşte Kanıtı: Ankara - IŞİD İlişkisi Görüntülendi" ve "Bu görüntüler Uluslararası Savaş Mahkemesine götürür" başlıkları ile haberler yayımlanmıştır. Söz konusu haberler ile ilgili olarak yapılan incelemede; resmin çekildiği bölgenin, 3'üncü Hudut Alay Komutanlığı (Suruç / Şanlıurfa) Karaca Hudut Karakolu sorumluluk bölgesinde bulunan bir nöbet yeri olduğu, resimde görülen Kobra aracı ve askerî personelin, bu nöbet yerinde görev yapan ve devriye görevi icra eden unsurlarımız olduğu, ancak; Sınır hattı olan demiryolunu geçerken hudut nöbetçilerimiz tarafından iki kişinin görüldüğü, Bölgeye iki adet Devriye Timi sevk edildiği, Bölgeye ulaşan Devriye Timleri tarafından mayınlı sahayı terk etmeleri konusunda ikaz edildikleri ve ikaza uymamaları halinde ateş açılacağının kendilerine bildirildiği, Bunun üzerine şahısların "Hududu tel örgü olarak bildiklerini" ifade ederek Suriye topraklarına geri döndükleri tespit edilmiştir. Sonuç olarak, bazı basın yayın organlarında yer alan iddialar tamamen gerçek dışı olup Türkiye Cumhuriyeti Devletini ve Türk Silahlı Kuvvetlerini karalamaya yöneliktir."