Kabul edelim ki, söylediğinin nereye gideceğini hesaplamayan, duygusal ve iletişim konusunda zayıf bir başkanımız var!
Ancak son söylediği ‘Artık Beşiktaş Yönetimini Eleştirecek Bir Şey Kalmamıştır’ açıklaması, bana göre dilimizde 'Olmadan - Olmak' tanımlamasının tamda karşılığı. Daha önce yazdım, yinelemekte fayda var. Ahmet Bey bizim takip ettiğimiz ve tanıdığımız süre içerisinde Babası / aile şirketi, bir önceki yönetimde ki görev tanımı, gibi hayat çizgisinde hep iki numaralı başrolü üstlenmiş. Koskoca Başkanlık koltuğunun kaldırılması ağır bir yük olmasını ve insanın Egosunu okşamasını anlarım, ta ki Camiaya zarar vermeye başlamasına kadar! Bu nedenle nezaket kuralları çerçevesinde, kendisine bazı hatırlatmalar yaparak naçizane şahsı ve yönetimine ELEŞTİRİLERDE bulunalım…
BAŞKANIN YÖNETİMİNDEN BAŞLAYALIM
2. Başkan Adnan DALGAKIRAN; Yeniden yapılandırma diye Fikret ORMAN döneminden kendisinin içinde kalan bir sorumluluk verdiniz. Bırakın ‘Yapılandırmayı’ iletişim, Bırakmam Seni kampanyası, Kripto Para projesi vb. daha birçok konunun içinden geçti. Verdiği zararların bu kadar olmadığını ve buraya Beşiktaş’a zarar gelmemesi için yazmaktan imtina ettiğim konularda dahil, eleştirilmeyi hak etmiyor mu SN. Başkan?
Asbaşkan Emre KOCADAĞ; Yine Fikret ORMAN dönemini ağzı var dili yok, Ahmet Nur ÇEBİ döneminin en fazla kendi reklamını yapan, geçmişe böylelikle sünger çekebilmiş bir idareci! Hatta bu zayıf yönetim kurulu sayesinde, ileride BJK Başkanlığı hayalleri kurduğunu bile iddia edenler var. Bir önceki yönetimde Kartal yuvalarından sorumlu yöneticiyken kulübe verdiği zararlar, Boateng transferindeki soru işaretleri (Dilediğiniz Zaman Konuyu Açarız) Güç zehirlenmesinden dolayı BJK Efsanelerine sarf ettiği sözler, eski Avukat yönetici Şafak MAHMUTYAZICIOĞLU’nun iddiasına göre 2 MİLYON TL’nin veremediği hesabı ile sizce eleştirilmeyi hak etmiyormu SN. Başkan?
Asbaşkan Fatih Hakan AVŞAR; Mesleği kuru temizleme olsa da, Beşiktaş’ı ve kendi adını ıslak-ıslak kirletti. En kısa zamanda şahsına özel bir yazı yazarak, her konuyu tek-tek anlatacağım. Yönetime seçilir seçilmez gece hayatında adının karıştığı kavga. Mustafa Kemal ATATÜRK’ün karşısına, saygısız ve kılıksızca çıkmak. Yunanistan gecelerinde ki rezalet. Kendi şirketinden gelen çirkin iddialar, Cin olmadan adam çarparım ‘Şark Kurnazlığı’, hatta ve hatta Beşiktaş Kongre üyeliğinin (KPMG Raporlarında Yer Alacağına Dair Genel Sekreterin Sözü Var) sakatta olması, belki de evrakta sahteciliğe kadar gidebilecek meseleler ELEŞTİRİLMEYİ hak etmiyor mu SN. Başkan?
NOT: Bu yazı dizisi ve başkanın ‘Gerek Kalmamıştır’ tespitine rağmen ELEŞTİRİLERİMİZ, Divan Kurulu toplantı tarihine kadar devam edecektir. Belki bu kez SN. Büyüklerimiz, idarecilerimize Beşiktaş’la ilgili endişelerimizi aktarırlar? Bizde iktidarın kayıtsız / şartsız yamacında olanlara inat, DÜRTÜSEL eylem ve fikirlerimizle kulübün GERÇEKLER üzerinden yönetilmesine bir katkı sağlamış oluruz.
(Şimdilik!) Hak Edene Saygılarımla
Hakan ÖNCÜL.
