Yönetime, “Kadro senin eserin”, teknik heyete ise “Bu takım niye oynamıyor” diye bağırıldı, futbolcular ıslıklandı. Yıllar sonra ilk kez öfkeli sesler yükseldi.
Tükenmişlik sendromu, insanların kronik yorgunluk, güçsüzlük, yıpranma ve performans düşüklüğü nedeniyle yaşadığı depresyon haline verilen isim. Bu, Beşiktaş'ın içinde bulunduğu durumu da tanımlıyor.
FEDA dönemi ile başlayan ve her yıl üzerine koyarak gelişen bu süreçte iki şampiyonluk, Şampiyonlar Ligi'nde namağlup gruptan çıkma gibi başarıları yaşayan ve 90 milyon Euro'yu aşan futbolcu satışı yapan Siyah-Beyazlılar, gelinen noktada yokuş aşağı gidiyor.
4-2'lik Genk yenilgisiyle birlikte gözler önüne serilen tablo ve taraftarlar tepkisi “Aşk bitti” dedirtiyor.
Genk maçında tribünler, “Yönetim bu takım senin eserin” diye bağırdı. Satılan oyuncuların yerinin dolmaması ve Avrupa'nın 30.91'le en yaşlı kadrosunun oluşmasının sorumluluğu bir anlamda Fikret Orman yönetimine yüklendi. Yönetiminin eleştirildiği diğer konu ise mali durum. Fikret Orman'ın göreve geldiği Mart 2012 itibariyle kulübün net borcu 580 milyon liraydı. Ağustos 2018'de bu rakam 1.8 milyon TL olarak açıklandı.
Beşiktaş taraftarı, 2015'te göreve geldiğinden bu yana Şenol Güneş'i ilk kez protesto etti. “Takım niye oynamıyor” diye bağırıldı. Ekim ayını galibiyetsiz kapatan takımda gençleştirme yapılmaması, formsuz oyuncular yerine Güven ve Dorukhan gibi gençlerin oynatılmaması onu hedefe koydu. Güneş'in, “2-0 kazansak böyle olmazdı” ve “Taraftar sevgisini de tepkisini de abartıyor” gibi sözleri ise krizi derinleştirecek gibi.
Tribünlerin en büyük tepkisi ise futbolculara oldu. Dinamo Kiev deplasmanından 6-0'lık yenilgiyle dönen takımlarını İstanbul'da sabaha karşı 03.00'te coşkuyla karşılayan, Benfica maçında soyunma odasına 3-0 geride gidilirken alkışlayan, futbolculara sezonun 4. bitirilmesine rağmen tepki göstermeyen taraftarlar, gelinen süreçte protestoya geçti. Quaresma'nın tribünlere yaptığı sus işaretleri, köprülerin atıldığını gözler önüne serdi.
Sözcü / Skor