Ne yalan söyleyeyim, sayın Ahmet Nur Çebi Kulübe Başkan Olarak Geldiği gün Fikret Orman'la Aralarının Bozuk Olduğunu Herkes Biliyor Ve Tahmin Ediyordu
Bu sebeple de Ahmet Nur Çebi’nin ve yönetiminin eskiden kalan davaların borçların (Fulya, bütçe aşımı vb) üzerine gideceğini az da olsa düşünüyorduk. (Hiç umudu olmayan arkadaşlarımız da vardı.) Zaman geçtikçe de kendisinin de o yönetimin yaklaşık 7 yıldır içinde olduğunu, Fulya taşınmazlardan sorumlu olduğunu, bu davaların üzerini kapatmak için uğraşacağını, aslında başından beri tahmin de etmiyor değildik. Ama bir umut işte, şahsen ben inanmıştım. Bunları dile getirdiğimiz ‘Zaman şimdi zamanı değil, takım iyi gidiyor, daha yeni geldiler eleştirecek hep bir şey buluyorsunuz, siz hainsiniz’ diyerek susturmaya çalıştılar her defasında.
“Güzel Eleştiriler Diri Tutar Hatalarını Görmene Yardımcı Olur Aslında Eleştiri Her Anlamda Herkes İçin İyidir”
Bütçe aşımını bizler %37 gibi bir aşım 337 Milyon TL gibi bir zarar düşünürken, 500 Milyon TL’nin üzerinde dediler bilirkişi raporunda! Bu bütçeler aşılırken Sayın Başkan da aynı yönetimin içindeydi. Yani kazanılmış bir davayı temize göndermekle Beşiktaş’a faydası mı var? Zararımı var? Siz karar verin! Hâlbuki aşılan bütçenin bir önce ki yönetime fatura ettirilmesi mi daha uygun, yoksa bu davayı bir üst mahkemeye gönderip yanlış bir karar denmesi midir? Herkesten hesap sormaya geliyoruz diyenlerin hepsi bir öncekinin üzerini kapatıp gidiyor veya kapattığını sanıyorlar.
Bu Senenin İlk Haftalarında Taraftar Olmuş Olsaydı Statlarda Kendi Şahsi Düşüncem Ne Hoca Kalırdı Nede Yönetim
Sergen hoca takımı buralara kadar getirdi. Haksızlıklarda, puan kayıplarında, herhangi bir yönetici çıkıp konuşmazken Sergen hoca çıkıp savaştı hakemlerle ve başka camialarla. Bir tane laf edecek yönetici çıkmazken, şimdi bakıyoruz da şampiyonluk kutlamalarında bu işin savaşını verenler en arkada, bu camia da yönetici olduğunu kutlamalarda öğrendiğimiz kişiler en önde kupa kaldırıyor, resim verme telaşına düşüyor! Kadın futbol takımına siz stad da bekleyin diyerek tekneye almıyor, teknenin içine bakıldığında gereksiz bir sürü insanın varlığını görebiliyorduk. Ne olurdu bir tane de tekne kadın futbol takımına tutulsaydı! Veya o kadınlarımız onore edilseydi!
BİROL CAN!
Yıllardır bu camiaya herhangi bir menfaat sunmadan besteler yapan ve o besteleri dünyanın her yerinde dinlenen Birol Can davet dahil edilmedi (ki emin olun taraftar yok diye kendiside gelmezdi zaten.) Ancak V.İ.P. Seçilmiş kişilerin bindiği teknede bile o Birol can ile eğleniliyor, onun şarkıları dinlemiyordu. Davet etmek aklınıza dahi gelmedi değil mi? Organizasyonun, iletişimin sıfır olduğu bir yönetim maalesef.
İnşallah Yeni Sezonda Düzelir Gereksiz İşbilmez Kişiler Uzaklaştırılır Bu Camiaya Yakışır Kişiler İle Devam Edilir...
Sezonun başından beri taraftarla ilgilenen, küsleri bir araya getirme çabası, dışarıda bir tane Beşiktaş taraftarını bırakmamak için herkesle ettiği mücadele, küs olanları barıştırma uğraşları, tribüncünün halinden gerçek anlamda anlayabilen tek bir yönetici doğru kararla getirilmiş ve hakkını verebilen tek kişidir diyebilirim. Tek-tek arayıp toplantılar yapan, küs olanları bir şekilde Yan-yana getirip barıştırmaya çalışan, kimsenin kalbini kırmamak için elinden gelenin fazlasını yapan ve gerçekten taraftar için bu yönetime giren, işini iyi yapanlar da var. “Bilgihan Cenk Sürmen” tüm sezon boyunca yapmış olduğu mücadele için, kendisine şahsım adına çok teşekkür ederim
Her Daim Kal Burada...