Terörün medya boyutu ile mücadelesinin de yetersiz olduğunu, iktidarın sorunları çözmek değil, üstünü kapamak için uğraş verdiğini kaydeden Tantan, şöyle dedi:
"Örneğin Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, Belçika'daki durumu eleştiriyor. Yurt dışında FETÖ ve PKK Türkiye aleyhine propaganda yapıyor. Buna karşı bir siyaset geliştirilemiyor sadece konuşuluyor. Türkiye, dış politikada stratejisi olmadığı için küresel tavizlere zorlanıyor.
''ABD Bölgeden Vazgeçemez''
Terör örgütlerine her türlü destek veriliyor, bunların işlevi bitince ortadan kaldırması Türkiye'ye kalıyor. Bu iş Türkiye için kolay değil. Doğu Akdeniz'de, Hazar, Ege Denizi bölgelerindeki enerji kaynaklarının kullanılması. Küresel güçler ABD başta olmak üzere Türkiye ve İran'ı kendilerine tabi kılmak istiyorlar. ABD ve Rusya, zaman zaman birlikte oluyor, zaman zaman karşı karşıya geliyor. Bu çıkar çatışmasına bağlı. Burada Çin'e karşı ABD, Rusya ile birlikte olabilir, Hazar ülkeleri ile birlikte olabilir. Türkiye ve İran'a tam da burada ihtiyacı var. Bu iki ülkeyi Orta Doğu'dan dışlıyor ama Çin'e karşı yanında görmek istiyor. İki ülkenin özellikle buna dikkat etmesi ve birbirine ters düşmemesi büyük önem taşıyor."
Sadettin Tantan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bütün bu yanlışları görerek siyasetçileri çağırıp, devlet aklını öne çıkararak, devletin hafızasından faydalanarak Türkiye'nin içine çekilmek istendiği tuzağı bozabileceğini kaydetti.
"Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad ile masaya oturmazsınız, anlaşılabilir ama Esad'a güvenmiyorsanız, Suriye'de başkaları ile masaya oturursunuz" diyen Tantan, şöyle konuştu: "Neden Rusya'dan çözüm bekliyorsunuz ki? Suriye halkıyla kavgamız yok, orada akrabalarımız da var. Batı'nın kullandığı terör örgütlerinin orada faaliyet göstermesine neden izin verelim? Niçin buna çözüm bulunmuyor. Bunu yapmadıkça bölgeye ABD, İngiltere, İsrail hakim oluyor."Saadettin Tantan, FETÖ'nün NATO tarafından kullanıldığının, 15 Temmuz'da iktidar sahiplerinin tehdit edildiğinin bilinen gerçekler olduğunu da söyledi. Günlerdir, TSK mensuplarının sivil mahkemelerde yargılanmasının önünü açan gece yarısı önergesinin geçmesi ve ardındaki gücün tartışıldığını belirten Tantan, şöyle dedi: "Bunun sonucunda Ümraniye, Balyoz, Casusluk gibi davalarla ordunun içini boşaltmak istediler. 2004 yılında Milli Güvenlik Kurulu (MGK) karar alıyor. 2006 yılında 3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nu yani silahlı ve silahsız örgütlerle mücadele kanununu çıktı. FETÖ silahsız örgüt gibi gözükmüyor muydu o zaman, o yasayı kim değiştirdi? İktidar... Terörle ve irtica ile mücadele, kolluk güçlerinin ve istihbarat güçlerinin görevi. İktidar bu görevi neden Silahlı Kuvvetler'e verdi, neden mani olmadı. Silahlı Kuvvetler'in görevi belli. Terörle mücadelede en son kullanır. İktidarın tecrübesizliği var ama TSK'yı yıpratma projesi de olamaz mı?"
Yeni Çağ